15 Mart 2014 Cumartesi

Kimya Mühendisleri Odası İstanbul Şubesinin Biber Gazı Araştırması

Kimya Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi toplumsal gösterilerde yıllardır kullanılan ve ‘Biber Gazı’ olarak bilinen “gösteri kontrol ajanlarının” sağlık ve güvenlik üzerindeki etkilerini açıkladı. Sonuçlar oldukça ürkütücü…
Türkiye'de yüzbinlerce yurttaş, Taksim Gezi Parkı'nda başlayan ülkeye yayılan eylemler nedeniyle biber gazıyla 'tanıştı.'
Artık yurttaşlar bu ‘gösteri kontrol ajanlarının’ insan sağlığı üzerindeki etkilerini hem teorik olarak çok iyi biliyor hem de yaşayarak deneyimlemiş durumda. Konu hakkında bilgi sahibi olmayan ya da “biber gazı doğaldır” diyen taraflarsa maalesef hala mevcut.
Kimya Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nin yaptığı bir çalışma korkunç bir gerçeği ortaya çıkarıyor.
Oda, “konunun daha iyi anlaşılması için, yalın bir dille, bir kez daha, ancak şimdiye dek üzerinde durulmayan ayrıntıları” paylaşıyor. İşte o ayrıntılar:
TOKSİK (ZEHİRLİ) KİMYASALLARIN SAĞLIK ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ NASIL BELİRLENİR?
Bunun için birden fazla yöntem mevcuttur. Günümüzde terk edilmeye başlansa da ve bizler hayvanların üzerinde bu deneylerin yürütülmesini tasvip etmesek de yıllardır uygulanan yaygın yöntem, fare ve tavşan gibi deney hayvanlarının kullanılmasıdır. Yapılan testin özelliğine göre belirli sayıda deney hayvanı alınır ve toksik kimyasala sindirim, cilt teması ve solunum yoluyla maruz bırakılarak ortaya çıkan semptomlar üzerinden kimyasal ait bilgiler geliştirilir.
Bu testler sonucunda genellikle iki önemli değere ulaşılması hedeflenir. Bu değerler LD50 ve LC50 değerleri olarak isimlendirilir.
Şimdi kısaca bu değerlerin anlamını aktarmak isteriz ki tehlikenin gerçek boyutunun farkına varılsın.
LD50 (Lethal Dose – Öldürücü Doz) : Test edilen populasyonun yarısını öldürmek için gereken dozdur (miktardır).
LC50 (Lethal Concentration – Öldürücü Konsantrasyon): Test edilen populasyonun yarısını öldürmek için gereken konsantrasyondur (derişimdir).
Pek çok “gösteri kontrol aracı” için bu değerler literatürde belirlenmiştir. Biz ülkemizde en yaygın kullanılan ve ‘Biber Gazı’ olarak bilinen ‘Oleoresin Capsicum’ için bu değerleri kamuoyunun bilgisine sunuyor ve yorumluyoruz.
Aşağıdaki 1. tablo kısaca şunları söylüyor;

*1 kilogramlık karışımın içinde 2500 miligram ‘Oleoresin Capsicum’ koyarsanız ve bunu farelerin cildine sıvıştırırsanız, 100 fareden 50 tanesi ölmektedir.
-100 tane fareye 4 saat boyunca 10000 gramdan fazla ‘Oleoresin Capsicum’ içeren hava solutursanız 50 tanesi ölmektedir. 100 tane farenin soluma, sindirim, cilt teması vb. yöntemlerle karın iç zarı bölgesinde 248 miligramdan fazla ‘Oleoresin Capsicum’ birikirse 50 tanesi ölmektedir.
*2. tablo da kısaca şunları anlatmaktadır;
1 m3’lük karışımın içine 8500-22500 miligram CN koyarsanız, deneklerin 100 denekten 50’si 1 dakika içinde ölmektedir.
*Aynı şekilde 1 m3’lük karışımın içine 25000-150000 miligram CS koyarsanız 100 denekten 50’si ölmektedir.
CİLDİMİZE NE KADAR SIVIŞTI?
Kimya Mühendisleri Odası, yetkililere şu soruları yöneltiyor:
“Gösterilere kimyasal silahlarla müdahaleniz sonucunda onbinlerce insanın cildine hangi gösteri kontrol ajanı ne kadar sıvaştı biliyor musunuz? Bırakın dört saati, yüzlerce saattir soluduğumuz havadaki biber gazı miktarı hangi düzeye ulaştı biliyor musunuz? Vücutlarımızda biriken biber gazı 248 miligramın üzerinde mi değil mi biliyor musunuz? Eğer bu bilgilere sahip değilseniz, halkın üzerinde test ederek mi öğrenmek mi istiyorsunuz?”
TALEPLER…
Oda talepleri ise şöyle sıralıyor:
*Ölüme sebep verme potansiyeli olan bu tür kimyasalların toplumsal olaylarda kullanılması yasaklanmalıdır.
*Gösteri kontrol ajanlarının, bir kimyasal maddenin kimlik kartı mahiyetinde olan Güvenlik Bilgi Formları kamuoyuyla paylaşılmalıdır.
*TOMA’larla ve panzerlerle yurttaşlarımızın üzerine püskürtülen tazyikli suların içerisinde bulunan kimyasalların ne olduğu kamuoyu ile paylaşılmalıdır.
*Alanlarda tespit ettiğimiz, toplumsal olaylarda sıkça tercih edilen gösteri kontrol ajanları (CS ve OC) dışında kullanılan kimyasalların isimleri nelerdir?
*Emniyet güçleri tarafından kitleyi kontrol edici/etkisizleştirici kimyasalların nerelerden ithal edildiği ve bütçesinin ne olduğu kamuoyuyla paylaşılmalıdır.
“ÖLDÜRÜCÜ MİKTARDA KULLANILIYOR”
"Dosis Sola Facit Venenum. "Yukarıdaki cümle, kimya biliminin kurucularından Paracelsus tarafından yüzyıllar önce söylendi:
“Her Şey Zehirdir ve Bu Sadece Doz Meselesidir”

Oda şöyle diyor: “Durumun vehametini aktarmak için yukarıda kısaca aktardıklarımızdan da görüleceği gibi, halka karşı öldürücü olabilecek miktar ve türde kimyasal madde kullanılmaktadır. Gösteri kontrol ajanları, yetkililerin belirttiği gibi zararsız değildir, bunlar kimyasal silahlardır. Bu durumdan vazife çıkaracak hukuk, bilim, siyaset insanlarına ve sivil topluma, meslek alanımızın bize sağladığı birikim doğrultusunda her türlü desteği her zaman olduğu gibi sürdüreceğimiz bilinmelidir.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder